25 Eylül 2009 Cuma

Alışkanlıklar




Tibet’in hayatında artık yapmaktan zevk aldığı bazı alışkanlıklar oluştu.
Bunları şu başlıklar altında toplayabiliriz :






Gö’kem aç!


Geçenlerde Görkem bir postunda sinirli olduğundan bahsetmişti. O gün evde Tibet’le oynarken, aklıma Görkem’e sinirini biraz unutturacağını düşündüğüm bir sürpriz yapmak geçti ve Tibet’le Görkem için küçük bir video çektik. Bu çekimden sonra Tibet aklına geldikçe “Anne Gö’kem aç!” diyor. Bendeniz makinada birşey tutmayı sevmediğimden her defasında yeniden çekiyoruz ve tekrar tekrar seyrediyoruz.

Anlayacağınız Tibet’in yaptıklarını anlattığı bir “Gö’kem günlüğü” var artık ☺

Bess’te

Arkadaşım Beste İtalya tatilinden Tibet’e bir araba getirdi. Yeşil üstü açık güzel bir araba. Şarkı söylüyor ve bir yandan hareket ediyor, kapıları açılıyor falan. Tibet bu arabayı çok sevdi. Bir süre sonra işten eve geldiğim her akşam beni “Anne, Bess’te neede?” diye sorarak karşılamaya başladı. Bir süre sonra babasına “Baba Bess’te alalim” demeye başladı. Buradan aslında “Bess’te”nin arabaya takılmış bir isim olduğunu anlamış olduk.

Bu araba çok sevildiği için tabiki çabuk kırıldı. Bizimki de sık sık “Bess’te” sayıklamaya başladı. Bayram haftası tesadüfen aynı arabayı gördük bir satıcıda. Çok sevindi görünce. Arabayı kim aldı diye sorunca da “Bess’te aadi!” diye cevap verdi.

Yani arabanın adı da, alan da “Bess’te”

Babık

Arkadaşım Nuriye’nin Tibet’e yaşgününde aldığı kova takımı var. Bu takımın bir de taşıyıcısı var. Bir akşam bu taşıyıcıyı aldı, “satiioom” diye ortada dolanmaya başladı!? “Ne satıyorsun” diye sorduk. Bir an düşündü sonra “Babık” (balık) diye cevap verdi. “Kilosu kaç para?” diye sorduk “üüç para” dedi. “tamam, ver bakalım bir kilo balık” dedik. Veriyormuş gibi yaptı. Sanki para veriyormuş gibi yaptık, parasını cebine koyar gibi yaptı, güya yiyormuş gibi yaptık, ona da ikram ettik, güya yiyormuş gibi yaptı. “Bitti” dedik, satmak için tekrar bağırmaya başladı...

Bu böyle hemen hemen her akşam tekrarlanıyor ☺

Simsek Makui!

Ben şu yaşımda hala çizgi film seyretmeye bayılan bir kişiliğim! Tibet çizgi film seyretmiyor diye üzülüyordum. Özle oğlu Ali Ömer'in “Arabalar” çizgi filmini çok sevdiğini söyledi ve onu almamı önerdi. Ben de aldım...
Şimdi hayatımız “Simsek Makui” oldu!!!

“Annee, ababa aaçç!”, “Anneee, bak! Simsek Makui!”, “Anneee, Meytıy didio baaakkk!” “Anneee, Simsek Makui alaliimmm! (Şimşek MacQuin’in olduğu halıyı görünce, taban kısmı araba şeklinde yapılmış botu görünce, kırmızı oyuncak araba görünce, araba yatak görünce!!!!)

Halt etmişim!!!

7 yorum:

  1. balikci hali cok iyiymis. bunu bilmiyordm bak! :)

    YanıtlaSil
  2. ben yine mutlu mutlu siritir oldum, niye acaba :D Tibete alacagim hediyelerin de etkisi var galiba :D cok seviyorum ben sizii, coook :D

    YanıtlaSil
  3. Gö'kem de izlenmeyecek gibi değilki. Döne döne izliyorum ben :D

    YanıtlaSil
  4. Pinky doğru söylemiş, şu Gö'kem videosunu ben de döne döne seyrettim, yetmedi bütün ev halkına izlettim:)
    Şu babık tibet'i ağıma düşürmek için bekliyorum, yakalarsam yiyeceğim çünkü onu:D

    YanıtlaSil
  5. Aynen videoyu defalarca sırıta sırıta izledim:)

    Bir de bu alışkanlıkları okuduktan sonra kendi kendime babık,babık diye diye güldüm:))

    YanıtlaSil
  6. Simsek Makui!

    Çok komikmiş:))

    Yerim onun dillerini..
    Çok öpüyorum..

    YanıtlaSil
  7. hahah babıkçı Tibet, ticaret zekası var çocukta, siz de hiç anlamıyorsunuz :)

    YanıtlaSil