8 Temmuz 2013 Pazartesi

Sana bunu öğretmemeliydim!


Bir gece uyku öncesi sohbetteyiz. Ertesi gün ona dondurma alma sözü vermişim.
Bana sarılıp “Hemen uyuyayım ki; çabuk sabah olsun, seninle beraber dondurma yiyelim!” diyor... Benimle birlikte olmanın ve dondurma yemenin heyecanı onun uykuya çabuk teslim olmasını sağlıyor...

Bu aralar bana olan aşkı yine dorukta... “Seni çok seviyorum!” demek, bana sarılmak için bin türlü bahane üretiyor. Akşamları bensiz uyumak istemediği için ananesinde bile kalmıyor...

Benden mutlusu yok!

Aradan zaman geçmiş... Yine uyku öncesi sohbetteyiz.
Öpüşüp, koklaşmalar arasında ertesi gün yine dondurma yemek istediğinden bahsediyor ama hafta içi ve ben çalışıyorum. Dondurmayı ananesiyle alması gerekecek... Üzgün ama dondurmanın onu heyecanlandırmaması mümkün değil. “Eğer hemen uyursan, sabah çabuk olur ve sen de ananenle gidip dondurma alırsın.” diyorum... Dönüp yüzüme bakıyor ve hüzünlü bir gülümseyiş yerleşiyor suratına: “Sana bunu öğretmemeliydim anne!”....

Şaşkınlıkla yüzüne bakıyorum, sonra beraber kahkahalarla gülmeye başlıyoruz... ve birbirimize sıkı sıkı sarılıp, beraber uykuya dalıyoruz...


Senin kahkalarınla benim kalp çarpıntım doğru orantılı...
Bunu biliyor musun?

23 yorum:

  1. :)) çok tatlı, muthiş yaratıcı..

    YanıtlaSil
  2. erkek cocukları da böyle işte.
    hep çekiciler..
    :D
    saçlar da uzamış mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. uzadı Seyhanım uzadı. kestirmeye bir türlü ikna edemiyorum :)

      Sil
  3. :( ne güzel sözler, benim büyük kızım ise sürekli "ööff ne gıcık annem var, ooofff ne kötüsün" sözleri duyuyorum. Henüz 6 yaşında artık yavaş yavaş üzmeye başlıyor beni. ergenliğini düşünemiyorum bile.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Günışığı, bizim beyefendi de istediği yapılmadığı zaman ya bizi evden kovuyor ya da gidin kendinize başka bir çocuk bulun diyor. neyse son günlerde aşkı tavan yaptı, ben de tadını çıkartıyorum. eminim senin kızının da geçecektir. bitmiyor bu bücürlerin bunalım dönemleri ;)

      Sil
    2. Sevgili Günışığı,
      evet erkek çocukların anne ile sevdaları çok farklı.Benimde 10 yaşında bir oğlum var.Artık gerçekten bir kavalye esprileri ve ilgisi ile bazen bulutların üzerinde dolaştırıyor bazen de Sibel'in dediği gibi eksiklerimizi ve zaaflarımızı öyle çarpıcı tespit edip yüzümüze vuruyorlar ki...
      Kızların anneleriyle rekabeti ve babaları ile aşkı da buna benziyor sanırım.
      Ama için rahat olsun 10-11 yaşlarından itibaren kıskançlığı sana hayranlığa dönüşecek ve eminim ki ileri de en iyi arkadaşın olacak.Üzülme sadece sabırlı ol.Ergenliği içinde kötüsünü değil iyisini düşün.Sevgiler.

      Sil
  4. Yavrum yaa, çok tatlısın ve bir okadar da masum...
    maşallah size: )

    YanıtlaSil
  5. Harika bir anekdot bu, bayıldım :)

    Unutulmazlar arasında yerini aldı;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. benim için de çok özeller arasında yer aldı Zeugmam :)

      Sil
  6. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  7. Kahkahaları hiç bitmesin,artarak hepp devam etsin:))

    YanıtlaSil
  8. şimdi sizi okuyunca Yağmur'la gece yatıp konuşmalarımızı hatırladım. Damla'dan yapamıyoruz artık :(
    Tibet'im akıllı bıdığım ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. artık sohbetleri 3 kişi yaparsınız sizde Baharım ;)

      Sil
  9. Ya neler neler çıkıyor bu Tibetin dilinin altından tatlı bıdığım benim;)

    YanıtlaSil
  10. Sevgili Sibel,
    sana daha önce blog başlığındaki o güzel resminize vurulduğum için bir yorum bırakmıştım.(1-2 yıl önceydi sanırım)
    Hala resminize bakıp yüzlerinizdeki huzuru saatlerce seyredebileceğimi görüyorum.
    Şimdi de bir bloga bıraktığın yorumdan atladım sayfana.
    Diğer bloglarına baktım önce çok beğendim.
    Sonra Tibet ne yapıyor diye geldim.
    Tatlı diyaloglarınızı okudum.
    Hepsi çok güzel.Bir yerlerde güzel yürekli çocukların büyüyor olduğunu bilmek harika.

    "Sana bunu öğretmemeliydim anne!”....cümlesi ise beni benden aldı götürdü.İki damla göz yaşıyla birlikte. :-)

    Sevgiler ve kocaman öpücükler ikinize de.
    Nilay

    YanıtlaSil